Kastamonu’nun Cide ilçesinde yer alan dere ve çaylarda balık çeşitliliği ve bolluğu son yıllarda ciddi şekilde azaldı. Özellikle üreme dönemlerinde yapılan bilinçsiz ve yasadışı balık avları, su ekosistemini tehdit eder hale geldi. Bölgedeki mevcut durum, önlem alınmadığı takdirde birkaç yıl içinde dere yataklarında balık görülmemesi riskini gündeme taşıyor.
Yasa Dışı Av Yöntemleri Balık Neslini Tehlikeye Atıyor
Cide çevresindeki derelerde son dönemlerde çeşitli yasa dışı av yöntemlerinin kullanıldığı belirtiliyor. Elektrikli av cihazları, dinamit benzeri patlayıcılar ve kimyasal maddelerle yapılan avcılıklar, yalnızca hedeflenen balıkları değil, tüm su canlılarını etkileyerek yaşam döngüsünü bozuyor.
Bu tür yöntemler, özellikle ilkbahar ve yaz aylarında balıkların yumurtlama döneminde yavruların ve yumurtaların zarar görmesine yol açıyor. Yavruların yok olmasıyla birlikte, balık popülasyonunun doğal yenilenme süreci durma noktasına geliyor.
Uzun vadede bu durum, sadece balıkların değil, aynı zamanda su kuşları, amfibiler ve su bitkileri gibi ekosisteme bağlı diğer canlı türlerinin de olumsuz etkilenmesine neden oluyor.
Doğal Yaşam Dengesinde Gözle Görülür Bozulma
Cide’nin dereleri, geçmişte hem yöre halkı için bir geçim kaynağı hem de bölgenin doğal zenginliği olarak öne çıkıyordu. Ancak son yıllarda gözlemlenen su kirliliği, düzensiz su kullanımı ve kuraklık etkisi, balıkların yaşam alanlarını daralttı.
Bazı akarsu kollarında su seviyesinin düşmesi, oksijen oranının azalmasıyla birleşince balık ölümleri sıklaştı. Yasadışı avcılığın eklenmesiyle birlikte, doğal döngü ciddi şekilde zarar gördü.
Bölgede yapılan incelemelerde, bazı dere yataklarında eskiden sık görülen türlerin tamamen kaybolduğu, kalan popülasyonların ise zayıf ve düzensiz dağıldığı belirtiliyor.
Tedbir Alınmazsa Geri Dönüş Mümkün Olmayabilir
Uzun süredir devam eden kontrolsüz avlanma, yalnızca geçici bir azalma değil, kalıcı bir tür kaybı tehlikesi yaratıyor. Balık popülasyonunun yeniden çoğalabilmesi için belirli koşulların sağlanması gerekiyor: su kalitesinin yükseltilmesi, üreme alanlarının korunması ve doğal döngünün desteklenmesi.
Ancak bu koşullar sağlanmadan sürdürülen bilinçsiz avcılık, her geçen yıl doğal yaşamı biraz daha zayıflatıyor. Eğer mevcut gidişat devam ederse, Cide’nin dere ve çaylarında önümüzdeki birkaç yıl içinde balık görmek imkânsız hale gelecek.
Koruma ve Denetim Çağrısı
Cide’de balık popülasyonunun korunması için en temel adım, yasal çerçevede sıkı denetimlerin yapılması ve yasa dışı avcılığa karşı caydırıcı cezaların uygulanması olarak görülüyor.
Ayrıca, üreme dönemlerinde belirli su hatlarının avcılığa kapatılması, bilinçlendirme çalışmalarıyla vatandaşların doğayı koruma konusunda bilgilendirilmesi ve dere temizliği kampanyalarının artırılması da önemli tedbirler arasında yer alıyor.
Doğal Mirasın Korunması Gerekiyor
Cide’nin akarsuları, yalnızca bölge halkı için değil, tüm Batı Karadeniz ekosistemi için önemli bir doğal miras niteliği taşıyor. Bu nedenle atılacak her adım, bölgenin ekolojik dengesinin korunması açısından hayati önem taşıyor.
Balık çeşitliliğinin azalması, yalnızca bir çevre sorunu değil; aynı zamanda bölgenin kültürel, ekonomik ve turistik geleceğini de doğrudan etkileyen bir mesele olarak görülüyor.

